Meclis üyeleri arasında şaibeye bulaşmış bir kişinin olmadığını söyleyen Saadet Partisi Araklı Belediye Başkan Adayı Ümit Çebi, “Benim kadromdaki insanlar o belediyenin kasasına kendi ceplerinden bile bir şeyler katmak isteyen kişilerdir. Bu temiz kadromuzla, 25 yıllık belediye tecrübemizle ve hizmet aşkımızla Araklı'yı inşallah yöneteceğiz” dedi.
Farklı partilerden teklif almasına rağmen Milli Görüş davasından vazgeçmeyen Saadet Partisi Araklı Belediye Başkan Adayı Ümit Çebi, 1999 yılında Saadet Partisi'nden seçimi kazanarak belediye başkanlık koltuğuna oturan Çebi iki dönem belediye başkanlığı yaptı. Saadet Partisi'nden belediye başkanlığına tekrar aday gösterilen Çebi, iddialı şekilde seçime hazırlanıyor. İşte Çebi'nin açıklamaları:
BAŞBAKANI TAYİN ETME SEÇİMİ DEĞİL
KARADENİZİN SESİ: Seçim çalışmaları nasıl gidiyor? Vatandaşların size tevvecühü nasıl?
ÇEBİ: Araklı'da merkez ve köylerde bize karşı inanılmaz bir sevgi seli var. Mükemmel iltifatlar alıyoruz. Bunu bizim yüzümüze değil; biz gittikten sonra insanlar bunları arkamızdan söylüyorlar. Araklı'da köylerdeki vatandaşlarımız oyların yarısını bana, yarısını da Başbakan'a vereceklerini söylüyorlar. Bende onlara diyorum ki benim karşımda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yok; o Türkiye'nin Başbakan'ıdır. Neden Recep Çebi'nin ismini söylemiyorsunuz diye köydeki vatandaşlarımıza sordum. Köydeki vatandaşlarımız ise Recep Çebi'ye oy vermeyeceklerinden dolayı onun ismini söylemiyorlarmış. 2009 yılında Başbakan'ın hatırından dolayı Recep Çebi'ye oy veriyorlarmış. Daha sonra ben onlara bunun genel seçim değil yerel seçim olduğunu ve Başbakan'ı tayin etme seçimi olmadığını anlattım.
BAŞBAKAN'A EKSİ PUAN GETİRİYOR
Genç delikanlılarımızın bize karşı inanılmaz bir sempatisi var. Çay ocağı toplantılarımızda orada bulunanların yüzde 90'ı gençlerden oluşuyor. Tabii gençlerimizin bu heyecanı beni de heyecanlandırıyor. Araklı merkezde çok büyük farkla önde gidiyoruz. Araklı'nın merkeze yakın köylerinde de yüzde 55 öndeyiz. Yukarıdaki köylerde de kafa kafaya gidiyoruz. Şu anda bizim lehimize mükemmel bir kasırga var. Ayrıca AK Parti'nin tavandaki seçmeni bize gelerek yerel seçimde bana oy vereceklerini dile getirerek benim hizmetlerimden hala faydalandıklarını söylediler. Recep Başkan kendisine oy verilmeyeceğini bilerek ziyaretlerinde "Başbakan'ın size selamı var, sizden oy istiyor" diyerek vatandaşlardan oy talep ediyor. Sayın Recep Çebi Araklı'nın anasını ağlatarak Başbakan'a artı değil; eksi puan getiriyor. Başbakan'ın omuzlarına basarak bir yerlere gelmeye çalışıyor.
TEMİZ KADROMUZLA ARAKLI'YI YÖNETECEĞİZ
KARADENİZİN SESİ: Büyükşehir olacağımızdan dolayı köylerde mahalle olacak. Bundan dolayı Araklı'yı yönetmek için zorlanacak mısınız?
ÇEBİ: Araklı yüze 95 oranında büyüyor. İlk dönem biraz zor olacak. Ama benim 25 yılım belediyenin içinde geçti. 10 yılda belediye başkanlığı yaptım. O makama oturduğum zaman Araklı'yı iyi tanıyan, köylerini çok iyi bilen ve toplumun sıkıntılarını çok iyi bilen bir belediye başkanı olacağım. Biz çok iyi bir kadro oluşturduk. Bizim meclis üyeleri arasında bir tane şaibeye bulaşmış kişi bulamazsınız. Hatta o belediyenin kasasına kendi ceplerinden bile bir şeyler katmak isteyen arkadaşlarımız olacak. Bu temiz kadromuzla, 25 yıllık belediye tecrübemizle ve hizmet aşkımızla Araklı'yı inşallah yöneteceğiz. Bir yıl içerisinde herkesin duasını alacağımız bir belediyecilik anlayışı ortaya koyacağız. Biz köylerimizdeki sıkıntıları gördüğümüzde korkmuyoruz aksine aşkımız daha da artıyor.
EN ÖNEMLİ SORUN TOPLUMSAL BARIŞ
KARADENİZİN SESİ: Araklı'nın en önemli sorunları nelerdir?
ÇEBİ: Araklı'nın en önemli sorunu bence toplumsal barıştır. Ülkemiz şuanda çok gergin. Araklı'da bundan nasibini alıyor. Araklı'da köy ve soy ayrımı yapılıyor. Bazı soylar fazla abartılmış. Yani toplumsal bir ayrışma var. Toplumu tefrikaya ve fitneye düşürecek kabilecilik anlayışı var. Allah nasip ederse biz bunları çözeceğiz. Eğer bir toplumda kaynaşma ve birlik yoksa o toplumun yolu, evi güzel de olsa, cepleri altınla dolsa da orada huzur olmaz. Ama bir toplum düşünün ki yolları çamur olsa bile orada birlik beraberlik varsa o yollar onlara gül bahçesi gibi gelir. Benim için en önemli olan Araklı'da kavmiyetçiliğin, insan kayırmanın olmadığı bir Araklı oluşturmaktır.
50 KİŞİLİK GENÇLİK MECLİSİ KURACAĞIZ
Gençlik meclisi kurmayı düşünüyorum. Her köyümden bir tane genç evladımı oraya alacağım. O genç evladımın da soyuna, partisine ve tipine bakmayacağım. Toplumda konuşmasını bilen, dürüst, yeri geldiğinde başkanına hesap sorabilen, eğilmeyen ve bizi uyaran gençlerden 50 kişilik bir meclis kuracağız. Allah kısmet ederse Karadere Vadisi'nden Hoyran Vadisi'ne kadar bir sevgi çemberi oluşturacağız. Araklı'nın huzurunu bozan, insanlarla takışan ve insanların mallarına elini uzatan gençlerimiz var. Bunları da itmeyeceğiz. Çünkü bunlar bize uzaydan gelmedi. Biz bu genç kardeşlerimizi de sevgi çemberinin içine dahil edeceğiz.
MİMARLARLA ŞEHİR PLANLAMACILARIYLA TEMAS HALİNDEYİZ
KARADENİZİN SESİ: Araklı'da en çılgın projeniz ne olacak?
ÇEBİ: Bizim en çılgın projemiz; Allah kısmet ederse 2006 yılında benim yılımda turizm alanı ilan edilen Turup bölgesiyle ilgili kafamızda çok güzel projemiz var. Biz Turup'la ilgili projemizi önümüzdeki günlerde daha ayrıntılı bir şekilde açıklayacağız. Biz birileri gibi bir yerden gidip fotoğraf çekerek bunu yapacağız diyen adamlardan değiliz. Biz ciddi çalışma yapacağız. Araklılı şehir planlamacılarıyla, mimarlarla sürekli projelerimiz için temas halindeyiz. Onların benim ufkumu açmaları için onlardan yardım istiyorum. Turup'taki projemiz kapsamlı olacak. Turup, sahil ve Pazarcık üçgeni şekilde projemizi gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Yurt dışından gelen turistler de Turup'taki tesislerimizi ziyaret edecekler.
PAZARCIK UZUNGÖL'DEN DAHA AVANTAJLI
Dağbaşı yolu genişletememiştir. Allah kısmet ederde biz seçimi kazanırsak hem bölgesel hem de ulusal olan Dağbaşı yolumuzu biz genişleteceğiz. Bu yolun Bayburt-Erzurum'a ulaşması gerekir. Bunu gerçekleştirdiğimizde Pazarcık'ta Uzungöl gibi gözde turizm merkezlerimizden olacaktır. Bizim Pazarcık, Uzungöl'den aşağı değildir. Aksine Pazarcık, Uzungöl'den daha avantajlıdır. Çünkü 45 dakikada Pazarcık'a ulaşılabiliyor. Pazarcık'tan canınız sıkıldığında rahatlıkla Bayburt'a ve Erzurum'a ulaşma imkanı vardır.
ZENGİN İŞ ADAMLARIMIZI ARAKLI'YA ÇEKECEĞİZ
KARADENİZİN SESİ: Araklı'da işsizlere yönelik neler yapılabilir?
ÇEBİ: İşsizlik aslında belediye başkanlarının sorunu değildir. Bu iktidarın ve ekibinin sorunudur. Türkiye'de en önemli sıkıntı işsizliktir. Bırakın lise mezunu olanları milyonlarca üniversite mezunu gençlerimiz işsizdir. İşsizlik noktasında yapacağımız sosyal projelerde istihdam olursa temiz ve namuslu evlatlarımızı buralarda değerlendireceğiz. Araklı'ya zengin iş adamlarımızı çekip yatırım yapmalarını sağlayarak gençlerimizi de istihdam edebiliriz. Örneğin zengin iş adamlarımıza oteller, lokantalar ve hamam yaptırtabiliriz. Böylece işsiz kardeşlerimize de iş imkanı doğar. Bunun için zengin iş adamlarımızı yatırıma yönlendireceğiz. Büyük organize sanayisini de yapmayı hedefliyoruz. Bunu yapabilmek için elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Eğer büyük organize sanayisini yaparsak yatırımcıları buraya çekip Araklı'da bir çok sayıda genç evlatlarımız iş bulabilecek. Bu proje için çok fazla uğraş vereceğiz.
KİMSEYİ KANDIRAMAM
KARADENİZİN SESİ: Belediye başkanlığı yaptığınız dönemlerde içki satan büfeleri kapatmıştınız. Tekrar seçimi kazanırsanız bu büfelerle ilgili nasıl bir yol izleyeceksiniz?
ÇEBİ: Ben politikacı değilim siyasetçiyim. Geçenlerde içki içen bir grup beni yanlarına çağırdı. Bu arkadaşlarımız alkol alıyor ama Araklı'da hiç kimseye zararı dokunmayan insanlardır. Bana oy vereceklerini söylediler. Ayrıca bana içki içmelerine izin verip vermeyeceğimi sordular. Bende onlara buna izin veremeyeceğimi söyledim. Çünkü eğer oy almak için onlara söz verirsem yarın seçimden sonra zor duruma düşerim. Çünkü içki içmelerine izin vermeyeceğim. Onların ve ailelerinin rızıklarını içki yoluna harcamalarına müsaade eden zalim idarecilerden değilim. Oraya harcayacakları parayı aileleriyle eşiyle, çocuğuyla harcayacaklar. Bu kardeşlerimiz de benim bu söylemlerimin üzerine beni çok sevdiklerini ve bana hiç kıvırtmadığımı söylediler. Ben Araklı'nın çocuğuyum. Araklı'ya kıvırtan bir anlayışla gelmek istemiyorum. O makama adam gibi çıkacağım. Çıkamazsam da adam gibi çıkamayacağım. Ben kimseyi kandıramam. Eğer vatandaşlarımızı kandırırsam onların yüzüne bakamam. Sokağa çıkamam. Allah bana vatandaşlarımızı kandırmayı nasip etmesin.
VATANDAŞIMIZ BANA SÖZ VERDİ
KARADENİZİN SESİ: Araklı halkına mesajınız nedir? Eklemek istedikleriniz neler?
ÇEBİ: 2014 seçimleri Türkiye'de Başbakanı belirleme seçimi değildir. Araklı'da insanlar Saadet Partisi'ne oy verdiklerinde Sayın Mustafa Kamalak gelip Araklı'yı idare etmeyecek. AK Parti'ye oy verdiklerinde Sayın Recep Tayyip Erdoğan gelip Araklı'yı idare etmeyecek. CHP'ye ve MHP'ye oy verdiklerinde gelip Araklı'yı bu partilerin liderleri yönetmeyecek. Araklı'yı belediye başkan adaylarından seçilen birisi idare edecek. 2014 seçimleri Türkiye'de Başbakanı belirleme seçimi değil, Araklı'yı kimin idare edeceğini belirleme seçimidir. Ben Araklı halkının oylarına talibim. Ben bu seçimde halkımızdan bana oy verecekleri sözünü aldım. Ben ve kadrom Araklı halkının malını yemeyeceğiz; kimseye de yedirmeyeceğiz. Çalmayacağız; çaldırtmayacağız. Adaletten ayrılmayacağız. Vatandaşlarımız benim yanıma gelirken abilerine gelir gibi gelecekler.
Röportaj: Hüseyin TERZİ
Araklimedya.com